Bağımlı Kişilik Bozukluğu (DPD)
Bağımlı Kişilik Bozukluğu Hakkında Genel Bilgiler
Bağımlı Kişilik Bozukluğu, bireyin kendi başına karar vermekte zorlandığı, sürekli başkalarının onayına ihtiyaç duyduğu ve ayrılma/yalnız kalma korkusu yaşadığı bir kişilik bozukluğudur. Bu kişiler çoğunlukla kendilerini yetersiz hisseder, sorumluluk almak yerine başkalarının yönlendirmesine ihtiyaç duyarlar.
Nedenleri ve Risk Faktörleri
- Genetik faktörler: Ailede kişilik bozukluğu veya anksiyete öyküsü.
- Çocukluk deneyimleri: Aşırı koruyucu ebeveynlik, bağımsız davranışların engellenmesi.
- Psikolojik faktörler: Düşük özgüven, ayrılma kaygısı.
- Çevresel faktörler: Sağlıksız ilişkiler, istismar veya ihmal öyküsü.
Belirtiler
- Tek başına karar verememe, sürekli başkalarının tavsiyesine ihtiyaç duyma.
- Ayrılık ve yalnız kalma korkusu.
- Başkalarını kızdırmamak için kendi ihtiyaçlarını görmezden gelme.
- Sorumluluk üstlenmekten kaçınma.
- Güvende hissetmek için sürekli güçlü birine bağlanma.
- Yeni sorumluluklar alırken aşırı kaygı duyma.
Tanı
Tanı, psikiyatri uzmanı veya klinik psikolog tarafından ayrıntılı görüşme ile konur. Belirtilerin erken yetişkinlikte başlaması ve kişinin işlevselliğini ciddi şekilde etkilemesi önemlidir.
Tedavi ve Yönetim
Psikoterapi: Bilişsel Davranışçı Terapi ve Şema Terapi en etkili yöntemlerdir. Amaç, bireyin kendi kararlarını alabilmesini ve bağımsızlığını geliştirmesini sağlamaktır.
İlaç tedavisi: Eşlik eden anksiyete veya depresyon belirtilerinde ilaç tedavisi uygulanabilir.
Beceri geliştirme: Problem çözme ve karar verme becerilerini artırmaya yönelik çalışmalar yapılır.
Psikososyal Destek ve Önleme
Bağımlı kişilik bozukluğu yaşayan bireylerin bağımsızlıklarını destekleyen bir çevrede olmaları önemlidir. Aile ve yakın çevrenin bireyin kendi kararlarını almasına fırsat tanıması süreci olumlu etkiler.